Bu belgelerden biri, Teğmen İbrahim Naci'ye ait el yazısıyla tutulmuş bir günlük. 21 yaşında Çanakkale'de şehit düşen İbrahim Naci’nin günlüğü, savaşın hem şiddetini hem de insani yönünü subayın gözünden aktarıyor.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. İsmail Sabah, günlüğün önemine dikkat çekerek, “İbrahim Naci’nin günlüğü, savaşın iç yüzünü, özellikle denizaltı tehdidini ve askerin iaşesini anlatması bakımından oldukça özel” dedi. Günlük, İbrahim Naci’nin ailesinin adresiyle birlikte “Bu defter kimin eline geçerse, bir şehit hürmetine yukarıdaki adrese göndersin” notuyla başlaması, şehit olacağını hissetmiş gibi bir izlenim bırakıyor.
İbrahim Naci, 29 gün boyunca tuttuğu günlüğünde, özellikle unutulma korkusundan bahsediyor. Günlüğü, şehit olduktan sonra bölük komutanı Yüzbaşı Bedri Efendi okuyor ve kendi duygularını da günlükte kaleme alıyor. Bedri Efendi, günlüğe yazdığı satırları tamamlayamadan 2 Temmuz 1915’te yine Zığındere’de şehit düşüyor.
Dr. Sabah, “Bu günlükte iki subayın el yazısıyla, Çanakkale Muharebeleri’ni ve o dönemin insanlarının en büyük korkusunun unutulmak olduğunu görüyoruz” diyerek, İbrahim Naci’nin savaşın son anlarını ‘Allahaısmarladık’ diyerek vedalaşmasıyla günlüğü sonlandırdığını belirtti.




