Otomobil sürücüsü A.İ.C. hakkında, “bilinçli taksirle ölüme neden olma” suçundan 9 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Kaza Tam Kusurla Gerçekleşti
Kaza, 27 Mayıs’ta Ankara’nın Malazgirt Bulvarı’nda meydana geldi. Sağ şeritte bisiklet antrenmanı yapan B.K’a, A.İ.C.’nin kontrolünü kaybettiği otomobil çarptı. K. olay yerinde hayatını kaybetti. Gözaltına alınan sürücü A.İ.C., ifadesinde kazayı “su birikintisi ve yol çukuru” nedeniyle yaptığını öne sürdü. Ancak hazırlanan kaza tespit tutanağı ve bilirkişi raporunda, sürücünün tam kusurlu olduğu belirtildi.
Rapora Göre Hız Yaptı, Trafik Levhalarına Uymadı
İddianamede yer alan bilirkişi raporuna göre, A.İ.C. 82 km/s olan hız sınırını aşarak 119 km/s hızla viraja girdi, bu sırada direksiyon hâkimiyetini kaybederek K.’a çarptı. Olay yerinde herhangi bir su birikintisi ya da yol bozukluğu tespit edilmedi. Raporda, sürücünün trafik levhalarına dikkat etmediği ve kazada asli kusurlu, K.’ın ise kusursuz olduğu belirtildi.
‘Bilinçli Taksir’ Vurgusu: Suçtan Kurtulma Girişimi
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, A.İ.C.’nin “su birikintisi” iddiasının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu vurgulandı. Kamera kayıtları ve raporlar doğrultusunda, sürücünün sonucu öngörmesine rağmen kendi sürücülük güvenine dayanarak eylemine devam ettiği, bu nedenle olayın bilinçli taksir kapsamında değerlendirildiği ifade edildi. İddianame mahkemece kabul edildi, A.İ.C. hakkında 9 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
“Bir Baba, Bir Eş, Bir Kardeş Kaybedildi”
K. ailesinin avukatı Deniz Altaylı, iddianamenin “bilinçli taksir” yönünden değerlendirilmesini önemli bulduklarını belirterek şunları söyledi:
“Kazanın ölümlü olması ve fiilin ağırlığı nedeniyle tutuklama talep ettik. Ne yazık ki tutuklama kararı çıkmadı, adli kontrol uygulandı. Aile çok üzgün. Bir eş, bir baba, bir kardeş, bir evlat kaybedildi. Bu olayın ardından beklentimiz, bisikletlilerin trafikte bir özne olarak görülmesi ve otoyollarda bu tür ‘cinayetlerin’ son bulmasıdır” ifadeleri kullandı.
