Pampal, Sındırgı’nın Simav Fay Zonu üzerinde yer aldığını ve Akhisar-Bigadiç-Sındırgı üçgeninde bulunan fay sisteminin doğuya Simav ve Afyon’a kadar uzandığını söyledi. Bölgenin jeotermal açıdan zengin olduğunu, sıcak su ve buhar kaynaklarının aktif faylar nedeniyle yüzeye çıktığını ifade eden Pampal, bu durumun deprem fırtınalarının oluşmasında etkili olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Pampal, depremlerin volkanik-magmatik kökenli mekanizmalarla ilişkili olduğunu belirterek, artçı depremlerin sayısının 14-15 bine ulaşabileceğini fakat bölgede yıkıcı bir deprem beklenmediğini söyledi. Ayrıca, Sındırgı’daki depremlerin İstanbul’daki fay hattını etkilemeyeceğini, İstanbul’un riskinin Marmara Denizi’ndeki Orta Marmara Fayı’ndan kaynaklandığını ifade etti.
Pampal, depreme hazırlığın bilinç ve uygulama ile mümkün olduğunu, kağıt üzerinde alınan önlemlerin tek başına yeterli olmadığını, depreme dayanıklı yapı ve kentsel dönüşümün önemini vurguladı.




