Deniz patlıcanlarının plankton, bakteri ve mikropları tüketerek aşırı üremelerini önlediklerini belirten Tolon, bu durumun tabandaki oksijen seviyesinin korunmasına katkı sağladığını ifade etti. İzmir Körfezi'ndeki deniz patlıcanı popülasyonunun artırılmasının, körfezin temizlenmesine yardımcı olacağına dikkat çekti.

Deniz Patlıcanlarının Rolü

Doç. Dr. Tolon, deniz patlıcanlarının organik maddeyi beslenme alışkanlıklarıyla etkili bir şekilde tükettiğini belirtti. "Bir deniz patlıcanı yılda yaklaşık 3,5 kilo deniz tabanı materyalini tüketiyor" diyen Tolon, bu canlıların çürüyen organik maddenin yüzde 55'ini dönüştürebildiğini kaydetti. Bu sayede, deniz tabanındaki oksijen tüketiminin ve diğer canlılar için tehlikeli maddelerin oluşumunun önüne geçildiği vurgulandı.

Popülasyon Sorunu

Deniz patlıcanlarının av baskısı ve kaçak avcılık nedeniyle popülasyonunun azaldığını ifade eden Tolon, "İzmir Körfezi'nde deniz patlıcanlarının sayısı oldukça azalmıştır" dedi. Yapay kafeslerde yapılan çalışmalar sonucunda, bu canlıların bulundukları bölgelerde organik yükü yüzde 30-35 oranında azalttığını gözlemlediklerini belirtti.

Koruma ve Yeniden Zenginleştirme

Deniz patlıcanlarının İzmir Körfezi'nde artırılması gerektiğini ifade eden Tolon, uygun yaşam alanlarının tespit edilmesinin önemine değindi. "Oksijenin tamamen tükendiği bölgelerde deniz patlıcanları yaşayamaz" diyerek, bu canlıların stoklarının zenginleştirilmesiyle deniz tabanının temizlenmesine katkı sağlanabileceğini kaydetti.

Şelale Yeniden Suya Kavuştu: Sivas'taki Paşabahçe'nin Gözde Manzarası Geri Döndü Şelale Yeniden Suya Kavuştu: Sivas'taki Paşabahçe'nin Gözde Manzarası Geri Döndü

Kaçak Avcılık ve Koruma Önlemleri

Doç. Dr. Tolon, deniz patlıcanı stoklarının korunması için kaçak avcılığın kontrol altına alınması gerektiğini vurguladı. "Ege Denizi'nde denetim faaliyetleri arttı, ancak kaçak avcılık hala devam ediyor" dedi. Özellikle üreme dönemlerinde anaç türlerin toplanmasının, doğadaki deniz patlıcanı sayısını olumsuz etkilediğine dikkat çekti.

Kaynak: DHA