Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Bilişim Suçları Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, çete lideri Z.K ve diğer sanıkların ifadelerine yer verildi.
Sanık A.A, Kadiroğlu’nun 270 elektronik imza (e-imza) ürettirdiğini, bu süreçte teknik destek aldığını ve kamu sistemlerine yetkisiz erişimin sağlandığını itiraf etti. Ayrıca, K. öğrencisi K.K Türkiye genelindeki BESYO sınavlarına başkalarının yerine girdiği, M.Y ise sahte e-imzaların üretilmesinde aktif rol oynadığı ifade edildi.
Soruşturma kapsamında TÜRKTRUST ve E-İMZATR isimli sertifika sağlayıcılar üzerinden Adana, Mersin, Hatay, Ankara ve İstanbul'da sahte kimliklerle kamu görevlileri adına e-imza üretildiği belirlendi. Bu e-imzalar kullanılarak Gazi Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı sistemlerine izinsiz giriş yapıldı, mezuniyet kayıtları ve sınav sonuçları usulsüz şekilde değiştirildi.
7 Ocak ve 23 Mayıs tarihlerinde 23 ilde gerçekleştirilen iki büyük operasyonda toplam 197 kişi gözaltına alındı, bunlardan 37’si tutuklandı. Suç örgütünün 57 sahte diploma, 108 sahte sürücü belgesi ve 4 sahte lise mezuniyet belgesi düzenlediği tespit edildi.
İddianamede, sahte belgeler karşılığında 400 bin TL’ye kadar para talep edildiği, bazı kişilerin kimlik bilgilerinin çalınarak onların adına e-imza çıkarıldığı belirtildi. Gazi Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı müşteki sıfatıyla iddianamede yer aldı.
Ayrıca, ikinci iddianamede Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı, YÖK’te görevli yöneticiler ve 14 üniversitenin personeline ait e-imzaların da kopyalandığı kaydedildi. Sanıklar hakkında 5 ila 50 yıl arasında değişen hapis cezaları talep ediliyor.
Sanık A.A ifadesine göre, Z.K "joker eleman" olarak kullandığı Yakup isimli şahıs, 2006-2010 yılları arasında yabancı dil sınavlarına girerek 400’ün üzerinde kişinin akademik kadrolara usulsüz şekilde atanmasını sağladı. Bu kişiler arasında doçent ve profesör unvanı alanlar olduğu ileri sürüldü.
K. geçmişi de kabarık: 1999’dan bu yana 13 farklı davada yargılanan K., 2016’da yine bir sahte diploma şebekesinin lideri olduğu iddiasıyla yargılanmış ancak beraat etmişti. Sadece 2002 ve 2005 yıllarına ait davalardan ceza alan K., yaklaşık 5 yıl cezaevinde kaldı.
Bu dev sahtecilik ve dolandırıcılık ağına ilişkin dava süreci devam ediyor. Kamu güvenliğini, eğitim sistemini ve kamu kurumlarının dijital güvenliğini ciddi şekilde tehdit eden bu yapılanma, Türkiye’de e-devlet güvenliği ve dijital imza sistemlerinin denetimi açısından alarm niteliği taşıyor.