Uzun süredir üzerinde çalışılan yerli ve dayanıklı karanfil türü geliştirme projesinde olumlu sonuçlara ulaşıldı. Türkiye’de karanfil yetiştiriciliğinde kullanılan anaç ve fidelerin büyük ölçüde yurt dışından temin edilmesi, yerli üretim ihtiyacını ortaya koyarken; BATEM, 2012’de başladığı yerli çeşit geliştirme sürecini bir adım daha ileri taşıyarak üreticilerin en büyük sorunlarından biri olan fusarium hastalığına odaklandı.
Ziraat mühendisi Ayşe Kaya liderliğinde sürdürülen çalışmalarda, bu hastalığın özellikle seralarda yüzde 70’in üzerinde verim kaybına neden olduğu belirtildi. Kaya, “Fusarium kaynaklı solgunluk, karanfil üreticisinin en büyük kabusu. Yeni ıslah çalışmalarımızla bu hastalığa dirençli ve ticari değeri yüksek çeşitler geliştirmeyi amaçladık” dedi.
170 Yeni Aday Tür Geliştirildi
BATEM’in seralarında şu anda 170’e yakın aday tür üzerinde çalışmalar sürüyor. Bu türlerin tamamı fusarium hastalığına karşı test edildi. Elde edilen bulgulara göre, çeşitlerin önemli bir bölümünün hastalığa karşı yüksek düzeyde dayanıklılık gösterdiği tespit edildi. Kaya, “Seçim çalışmalarımız devam ediyor. En kaliteli, verimli ve dayanıklı çeşitleri belirleyip sektöre kazandırmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Yerli Karanfil Çeşitleri Sektöre Kazandırılacak
Kaya, süs bitkileri sektöründe halen büyük ölçüde ithal tohum ve fide kullanıldığını hatırlatarak, “Antalya başta olmak üzere birçok bölgemizde karanfil yetiştiriciliği ve ihracatı önemli bir gelir kaynağı. Ancak üretimin temeli olan çeşitlerin neredeyse tamamı yurtdışından geliyor. Biz artık bu döngüyü kırmak, yerli karanfil çeşitlerini de pazara sokmak ve dışa bağımlılığı azaltmak istiyoruz” diye konuştu.
Islah çalışmalarının uzun soluklu bir süreç olduğunu vurgulayan Kaya, gelecekte farklı özellikleri hedefleyen çalışmalarla da sektöre katkı sağlamaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.