GÜNDEM

Markalaşmada Yeni Dönem: Logodan Çok Hikâye Önemli

Marka ve hikâye tasarımı alanında çalışmalar yürüten Brand Story Agency’nin kurucusu Özgür Ahmet Köse, markalaşmada logonun tek başına anlam ifade etmediğini belirterek, “Kalıcı değer yaratan markalar hikâyesi olan markalardır.

Abone Ol

Hikâyesi olmayan marka yoktur; sadece keşfedilmemiş hikâyeler vardır” dedi.

Ajans olarak amaçlarının markaları sadece görünür kılmak değil, tüketiciyle kalıcı ve duygusal bir bağ kurmalarını sağlamak olduğunu söyleyen Köse, geleneksel ajansların sunduğu hizmetlerin ötesine geçerek markaların “otantik hikâyesini” ortaya çıkarmaya odaklandıklarını vurguladı.

“Logo Yetmez, Markanın Ruhunu Bulmak Gerek”
Köse, markanın özündeki doğuş amacı, mücadeleleri, misyonu ve tutkusunun ortaya çıkarılmasının önemine dikkat çekerek, “Bir marka, logosunun ötesindeki tutku ve misyon keşfedildiğinde ölümsüzleşir” dedi. Özellikle KOBİ’ler ve yeni girişimler için en büyük avantajın “samimiyet ve gerçeklik” olduğunu ifade etti.

Özel Atölye Metodolojisi
Brand Story Agency’nin insan odaklı, derinlemesine atölye çalışmalarıyla markaların kimliğine dair saklı hikâye parçalarını gün yüzüne çıkardığını belirten Köse, “Bazen kurucunun doğduğu yer, bazen bir derdi, bazen hayata bakışı markanın öz hikâyesini oluşturur. Biz sadece doğru soruları soruyoruz” dedi.

“İnsan Cüzdan Değil, Markalar Raf Değil”
Köse, markaların müşteriye sadece ‘hedef kitle’ veya ‘data’ olarak yaklaşmasının büyük bir hata olduğunu vurgulayarak, “Markalar insana bir cüzdan gibi baktığında, insanlar da o markaya bir raf gibi davranır. Bağlantı orada kopar” ifadelerini kullandı.

Brand Story Agency'nin geliştirdiği metodoloji sayesinde, danışmanlık verdikleri yüzlerce markanın pazarda yalnızca görünür olmakla kalmayıp, tüketicileriyle duygusal bağ kurarak kalıcı bir iz bıraktığı belirtildi.